Sayfalar

5 Kasım 2013 Salı

Elysium

ve distopya bağımlısı kurtulanelif.

Bilen bilir ütopya & distopya içerikli roman ve de film bağımlısıyımdır. Bu sebeple duyduğum her ütopik filmin izini sürüyor + buluyor + izliyorum, keza kitaplar içinde aynı işlem geçerli oluyor. ELYSIUM filmi de teee amerikalardan kuzenimin bir tweet iyle beynime düştü, heh iyiki de düşmüş.

Şimdi gelelim filmin "izlenebilitesi"ne.

imdb : 6.9 vermişler benden bi 7.4 net. (pardon da o saçmasapan hareketli zombilerin olduğu bradpitt filmi bile 7.1 yani, işte bunlar hep dış mihraklar bknz:israil)

konu: Malum distopyalarda bir  taraf  sömüren ve ahlaksız, diğer taraf ise ezilen ve isyankar; yani herkesi canından yakalayacak bir içeriğe sahip, acı çeken insanlar ve zaferleri. Çünkü herkes ezilmişlerin isyanını ve kazanmasını izlemeyi sever. Bu fikrin sosyolojik açıklamasına girmeden filme devam etmeliyim sanırım. 

Neyse işte bir Elysium var sene 2154'te, dünya atmosferinin içinde olan gezegen tarzı insan icadı olan zenginlerin cirit attığı bir yer. Adamlar kendi dünyalarını kurup oraya çekilmişler, fakirler bizim dünyamızı döndüren her türlü pis işi yapsın biz de terastan onlara bakıp güzel günlere cheers diyelim demişler. Demişler de hacı orda bile dış mihraklar, darbeciler, derindevletler cirit atıyor, alma mazlumun ahı hesabı. Elysium da teknoloji aklın alabileceği en üst boyutta kurulmuş, robotlar her işin ustası,  hastalıkları falan makinelere girip 5-7sn arası iyileştiriyorlar, düşünmetik ekranlarla iletişim kuruyorlar, silah sanayi almış başını gitmiş, uçan araçlar desen öyle tabi bildiğin bilimkurgu ;) bir de bu elysium da yaşayan beyaztürkler kendi dünyalarının enerjisini, robotların tamiri, çöplerin giderini falan dünyada yaşayan garibanlara yaptırıp yüreğimizi dağlayarak öfkemizi tavan yaptırıyorlar. Böylece filmin hikayesi başlıyor...


oyunculuk : Mattdamon kalıbının adamı olmuş çaresizliği de hırsı da güzel döktürmüş vesselam. Ki mattdamon oyunculuğunu beğenerek izlediğim tek filmi goodwillhunting dir, artık elysium u da eklemiş oldum.
Jodiefoster güzelliğini duygusuzluğa dönüştürüp soğukluğu yansıtan müthiş bir merhametsiz karakter çıkarmış helal, bayıldım.
Williamfichtner (prisonbreak-mahone) "bir adama kötü rol bu kadar yakışır" dediğim insan grubundandır.
veled oyuncularda max = mattdamon ın gerçek küçüklüğü


filmden notlar:

- bir ispanyol furyası fakir ve sömürülen tayfada döndüğü insana ispanyanın ekonomik krizini hatırlatmıyor değil

-yapayzeka ya sahip robotların yönetiminde yaşamak korkutucu ve filmdeki mattdamon un şartlıtahliye robotuna rapor verdiği sahne müthiş etkileyici ve düşündürücü

-elysium da böyle zenginlik, refah, manzara, mutluluk, güzellik gösterilirken elysium da yaşayan toplumun ne hissettiği ve ya ne düşündüğünü çok fazla özümseyemiyoruz çünkü halkı sadece bir iki sahnede  parti yaparken görebiliyoruz, yani bu adamlar neyin zenginiydi de şimdi ordalar veya  napıyolar da zenginlikleri devam ediyor diye sormaktan kendinizi alamıyorsunuz

-dünyada yaşayan insanların elysium a gitmesi yasak hal böyle olunca da hastalık tedavisi veya farklı acil bir ihtiyaç için elysium a gitmesi zorunlu olan insanların ihtiyacını kullanacak bir grup daha ürüyor-göçmen tacirleri-

-kruger psikopatı heyecanın aksiyonun kralını hissettiriyor, aksiyon severler kesinlikle bayılırlar

-yardıma muhtaç frey karakteri filmin zayıf yanı, keşke idealist frey sunsalardı, belki idealist frey tedirgin max in önüne geçerdi ama belki de VforVendetta gibi efsane olurdu, hayat... ama yardıma muhtaçlık ve acı her zaman daha yüksek gişedir. çünkü oscawilde amcamın dediği gibi "çok kolaydır insanların acıya duyarlı olmaları, ne zordur düşünceye duyarlı olmaları"

-sizde benim gibi herşeyi metaforik düşünüp "aslında şuan yaşadığımız dünyanın tam da aynısı" na gelebilirsiniz. Yaşadığımz zamanda da durum farklı değil çünkü durumu olmadığı için ihtiyacı olduğu sağlık tedavisini göremeyen, yaşadığı yerde savaş olduğu için göç etmek zorunda kalan ve tacirlere muhtaç olan toplumlar var. Eğer benim yazdığım bu yazıyı okuyabiliyorsan sen de ben de  aslında zamanımızın elysium unda yaşayan taraf oluyoruz ki bunun sorgusunu nasıl veririz en ufak bir fikrim yok. İşte bu yüzden elbet bizim de elysium umuzu yıkacak bir Musa gelir, ya da biz o gelmeden sorgularız ve düzene çomak sokarız.



-hal böyle iken, açıp 3saat boyunca kurgusu olmayan dizilerimizle hipnotize olmak yerine bu filmi izleyebilirsiniz, benden onay haydin eyvallah...













Hiç yorum yok:

Yorum Gönder